GÜRBÜZ: GAZİLİK KARLI SEKTÖR OLDUYSA ÇOCUKLARINI SOK DA GÖRELİM

Siirt’te vurulan gazi, “Bu iş sektör oldu” diyen Başbakan Erdoğan’a seslendi:

Saygı ÖZTÜRK

Koray Gürbüz, 15 yıl önce hain kurşunlara hedef oldu. “Öldü” diye terk edildi ama, o inadına hayata tutundu. Yaşananlara isyanını mektuba döküp CHP liderine gönderdi. O gazi, SÖZCÜ’ye konuştu…

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında, bir gaziden gelen mektubu okudu. SÖZCÜ o gaziyi buldu. 1998’de Siirt Karadağlar’da teröristlerle girdiği çatışmada “öldü diye” bırakılan gazi Astsubay Koray Gürbüz, özellikle Başbakan Erdoğan’ın “şehitlik, gazilik bir sektör haline geldi” sözlerine isyan ediyor. Şehit aileleri ve gazilerin hükümet tarafından “deney tahtası yapıldığını” belirtiyor.

Apo’yla görüşmek normal

Gürbüz, “Vatan sevgisini, ölüm korkusunu, fedakarlığı, ayakların, kolların, gözlerin değerini, acıyı, savaşın ne olduğunu, barışın önemini bilen biz gaziler ve şehit aileleri olarak Başbakan Erdoğan’ın şehit aileleri ve gaziler için son dönemde yaptığı açıklamaları duyunca hemen şüpheleniyoruz. Çünkü ne zaman sayın Başbakan’dan gaziler, şehit aileleri ya da teröre karşı mücadele söylemlerini duysak, ardından bu ülkeyi bölmek isteyenlerle müzakerelerini duyuyoruz. Maalesef artık PKK ve Abdullah Öcalan ile görüşmek olağan hale geldi, bunu eleştirenler yadırganmaya başlandı” diyor.
Gazi Koray Gürbüz, Kılıçdaroğlu’na gönderdiği mektubunda sorunları şöyle anlattı:
Başbakan, 2002’den bugüne kadar yaptıkları icraatları överek anlatırken, biz şehit aileleri ve gazilerin gözünde ise bu dönem kısaca askerimizin başına çuval geçirildiği, uçağımızın düşürüldüğü, ülkemizin savaşın eşiğine geldiği, komutanların ‘terörist’ diye içeri tıkıldığı, Patriotlar’ın gelip kurulduğu, Oslo sürecinin yaşandığı, savaşa yönelik tezkerenin çıkarıldığı ve Suriye ile savaşa başlamak için bahaneler arandığı, savaş tamtamlarının çalındığı, teröristlerin Habur’dan getirilip hakimlerin, savcıların ayaklarına götürüldüğü, terör örgütünün başındaki caninin affedilmesine yönelik girişimlerin yaşandığı, terör örgütü ile yapılan/yapılacak yeni bir açılım öncesinde ‘teröristleri incitmeme-küstürmeme’ kaygısının yaşandığı, BDP ile anayasa yapıldığı ve sıfır terörle teslim alınan ülkeyi 2012’de yüzlerce şehit ve gazi verilir duruma getirildiği bir dönemdir.
Hangi ülkede bir başbakan, ‘Biz şehit ailelerine şu kadar, şuradan bu kadar tazminat, gaziye şu kadar aylık veriyoruz’ der. Başbakan’ın ‘gazilik ve şehitlik sektör oldu’ sözleri yenilir yutulur değil. Nasıl bir sektördür?

Bedelli parası Myanmar’a

Ülke için kolunu bacağını vereceksin, şehit olacaksın sonra da o ülkenin başbakanı bu olaylara ‘sektör’ olarak bakacak. Bu iş bu kadar güzel, kârlı bir sektörse o zaman Başbakan ve AKP’li milletvekilleri de bu işe girip, çocuklarını da bu işe soksunlar.
Başbakan, şehit ailelerinin ve gazilerin aldığı tazminatları tek tek sayarken, şehit ailelerinin 450 bin lira tazminat aldığını, gazilerin de 6 bin lira aylık aldığını söyledi. Başbakan’ın yerinde olsam bunu kim kendisine söyletmişse görevden alırım, çünkü bu tamamen yalan. Başbakan, bedelli askerlikten elde edilecek gelir şehit aileleri ve gazilere dağıtacaklarını söyledi. Oysa bırakın verilmesini, bu paralarla Myanmar’da şehitlik yapıldı.

Deney tahtası olduk

Üç yıl önce, Başbakan bizlere 2. iş hakkı verileceğini söyledi. Bu hak sadece şehit ailelerine verildi. Gaziler unutuldu. Zam dediler yapılmadı, madalya maaşı dediler, yine yapılmadı. Başbakan, konuşmasında ‘Harp Malullerine faizsiz konut kredisi verileceğini’ söyledi. Bu da yapılmadı. Şehit ailelerini ve gazileri deney tahtasına çevirdiler. Başbakan, halkımızın bam teli olan bizlerin adını kullanarak istediği desteği aldıktan sonra, her zamanki gibi söylediklerini unuttu.

Siyasi malzemeyiz

Terörün, teröristlerin saygı gördüğü, terörle mücadelenin, askerin, askerliğin, onurun anlaşılamadığı, küçümsendiği, şehitlerin ve gazilerin siyasi malzeme olarak görüldüğü bir Türkiye atmosferinde bize yapılanlara anlam vermenin mümkünü yoktur. Biz elbette vatan toraklarına nifak tohumları, nefret duyguları ekmek istemiyoruz. Barış ve kardeşliğin egemen olmasını istiyoruz. Ancak, teröriste terörist gibi, vatansevere vatansever, gaziye gazi gibi davranılmasını istiyoruz. Dahası vatan hainlerinin ülkemizde söz sahibi olmasını bizi yönetmesini istemiyoruz.

162 bin şehit yakını, gazi ve eşlerinin ulaşımı bedava

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, 39 bin 240 şehit yakını, 39 bin 82 gazi ve yakını, 84 bin 260 muharip gazi ve eşi olmak üzere 162 bin 582 kişinin toplu taşım hizmetlerinden ücretsiz yararlandığını söyledi. Deniz yollarının şehirlerarası hattından da yararlandırılması için çalışma yapıldığını söyledi. Bakan, vazife malulleri (şehit) yakını, gazilerin çocukları, anne ve babaları ile muharip gazilerin de ulaşımdan yararlandırılmasını hedeflediklerini, bunların sayısının da 47 bin 490 olduğunu kaydetti.