ASTSUBAYLAR NE İSTİYOR?-13 (GÖZ HAPSİ KALDIRILSIN YARGILAMA ADİL OLSUN)
POSTA
ASTSUBAYLAR NE İSTİYOR? 13
Göz hapsi kaldırılsın yargılama adil olsun
Astsubayların yenilenen fl ‘Türk Silahlı Kuvvetleri Disiplin Kanunu’nun bazı maddelerine itirazları var. Yasadaki yargılanma ve disiplin cezası usullerinin Anayasa ve Türk Ceza Kanunu’na uygun olmadığını düşünüyorlar. Oda ya da göz hapsi cezalarının bitmesini, yargılamaların adil olmasını istiyorlar
Astsubayların yenilenen ‘Türk Silahlı Kuvvetleri Disiplin Kanunu’nun bazı maddelerine itirazları var. Yasanın bazı maddelerinin, evrensel ceza hukuku ve uluslararası insan haklarma ilişkin metinlere uygun olmadığını düşünen astsubaylar, Türk Silahlı Kuvvetleri’nde (TSK) süregelen disiplin yanlışlarını düzeltmeyeceği görüşünde. Yasayla; uyarma, kınama, hizmete kısmi süreli devam, aylıktan kesme, hizmet yerini terk etmeme, yalnızca karasuları dışındaki gemilerde oda hapsi, Silahlı Kuvvetler’den ayırma cezaları verilecek. Silahlı Kuvvetler’den ayırma cezası kararı; yüksek disiplin kurulları tarafından alınacak. Kanundan önce TSK’dan ayırma işlemleri Yüksek Askeri Şura Kararları (YAŞ) ile yapılıyordu. Bu kanunla kuvvet komuntanlıkları. Sahil Güvenlik Komutanlığı ve Jandarma Genel Komutanlığı bünyelerinde oluşturulan yüksek disiplin kurulları ile yapılacak. Personel ayırma işlemi de ilgili kuvvet komutanının onayı ile yapılacak. Yüksek disiplin kurulları tarafından verilen Silahlı Kuvvetler’den ayırma cezalarına ve disiplin amirleri veya disiplin kurulları tarafından verilmiş olan; aylıktan kesme, hizmet yerini terk etmeme ve oda hapsi cezalarına karşı Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’nde iptal davası açılabilecek.
Kısmi süreli devam
TSK Disiplin Kanunu ile üste saygısızlık, görev yerini izinsiz terk etmek, temaruz, uygunsuz davranışlarda bulunmak ve açıklanmaması gereken bilgiyle ilgili yetkisiz kişilere karşı ketum davranmamaya karşı hizmete kısmi süreli devam cezasına karar verilebilecek. Astsubaylar bu cezayı ‘angarya’ olarak yorumluyor. Yani; ücret vermeden yaptırılan iş…
Aylıktan kesme cezası
Amire saygısızlık, yalan söylemek, hizmetle ilgisi olmayan emir vermek, ayrımcılık yapmak, yasak edilen yerlere girmek, kayırma talep etmek, maiyetinden hediye kabul etmek, hizmetteyken siyasi içerikli konuşmak, yasaklanmış faaliyetlere katılmak, izinsiz olarak garnizonu terk etmek, ulaşım güvenliğini ihlal etmek aylıktan kesme cezası gerektirecek.
Hizmet yerini terk etmeme
Emre itaatsizlik, kısa süreli kaçma, izin süresini geçirme, hizmete mahsus eşyaya zarar verme, hediye isteme veya borç alma. disiplinsizlik hakkında soruşturma yapmama, asta kötü muamele, nöbet talimatına aykırı hareket, hoşnutsuzluk yaratma, tahrik, sarhoşluk, kumar oynama, yasak malzeme bulundurma, demek, vakıf ve spor kulüplerinin faal üyeliklerine izin almadan girme, disiplin cezasının yerine getirilmesine karşı gelme ve kavga etme fiillerine hizmet yerini terk etmeme cezası verilecek. Yani göz hapsinin adı hizmet yerini terk etmeme cezası olarak değiştirilmiş oldu.
TSK’dan ayırma sebepleri
Kanuna göre; bazı zorunluluk halleri ve ekonomide öngörülmeyen durumlar dışında aşırı derecede borçlanmaya düşkün olmak ve bu borçlarını ödememeyi alışkanlık haline getirmek, ahlaki zayıflık, hizmete engel davranışlarda bulunmak, gizli bilgileri açıklamak, ideolojik veya siyasi amaçlı faaliyetlere karışmak, uzun süreli firar etmek, disiplinsizliği alışkanlık haline getirmek, iffetsiz bir kimseyle evlenmek veya böyle bir kimseyle yaşamak, TSK’dan ayırma sebebi olacak. Sözleşmeliler hariç subay, astsubay ve uzman jandarmalara belli ceza puanına gelmeleri durumunda da ayırma cezası verilecek. Bir astsubay şu yorumu yapıyor: "Ekonomik olarak durumu gün geçtikçe zayıflayan ve yoksulluk sınırının altında maaş alan astsubayların borçlanmadan yaşayabilmesi, mesela ev, araba alması mümkün mü? Ev veya araba alıp, borcunu ödeyemeyen personel bu kanuna göre TSK’dan ayırma cezasına tabi tutulacak. Aşırı borçlanmanın sınırları net olarak açıklanmalı. Mesela maaşının 20 katı gibi."
Geçici uzaklaştırma
Disiplinsizlik veya suç teşkil edebilecek bir fiili nedeniyle hakkında yapılan inceleme ve araştırmanın emniyetli ve sıhhatli olarak devam etmesi amacıyla, görevi başında kalmasında sakınca görülecek subay, astsubay, uzman jandarma, uzman erbaş veya sözleşmeli erbaş ve erler, idari izinli sayılarak görevlerinden geçici olarak uzaklaştırılabilecek. Kanunla disiplin cezaları ve diğer idari yaptırımlara ilişkin bilgi ve belgeler, ilgililerin şahsi dosyalarına konularak korunacak ve kayıt altına alınacak. Disiplin cezaları ve diğer idari yaptırımlar, nitelik ve niceliklerine uygun olarak; personel hakkında yapılacak sicil, terfi, atama, ayırma, ilişik kesme, sözleşme feshi, özellikli görevlere seçim ve benzeri idari işlemlerde göz önünde bulundurulacak. Yani bir kez suç işleyen ve cezası dosyasına giren personel ömür boyu özlük ve atama yönünden sıkıntı çekebilecek.
Bu tabloya göre; en son aldığı disiplin cezasından, geriye doğru son 1 yılda 18 ceza puanı ve daha fazlasını almak veya aynı sürede en az 2 disiplin amirinden 12 defa ceza puanı almak ordudan ayırma cezasını doğuruyor. Yani bir amirinden bir yü içinde 3 defa aylıktan kesme, 3 defa hizmet yerini terk etmeme cezası alan personel, direkt olarak ordudan atılabilecek. En son aldığı cezadan 5 yıl geriye 35 ceza puanı almak veya disiplin amirinden 25 ceza puanı almak yine ordudan ayırma cezasını doğuracak.
Ceza puan tablosu Nitelik Kaç puan?
Uyarma 1
Kınama 1.5
Hizmete kısmen devam 2
Aylıktan kesme 3
Hizmet yerini terk* 3.5
Hizmet yer|n| terk** 4.5
Oda hapsi* 4
Oda hapsi** 4.5
*amir yetkisiyle "disiplin kurulu kararıyla
İsmini vermek istemeyen astsubayın hikayesi çok çarpıcı:
"Mesleğimin 15’inci yılında tugay komutanımız spor istirahatli olmama rağmen sırtımda 35 kiloluk sırt çantası ile 3 kilome
tre koşmam için emir verdi. Rahatsız olduğumu söyleyince, "Bana ne! Maaşını alırken rahatsızım demiyorsun" dedi ve koşturdu. Akabinde belim tutuldu, iki büklüm oldum. Sadece askeri hastanede muayene olabildiğimiz için; doktorumuz aldığı emirler doğrultusunda ağrı kesici hap verdi ve ‘kıtasına taburcu’ diye yazdı. 15 gün sonra tekrar aynı doktora gittim ve yine ‘görev yapar’ cevabı verdi. Sevk istedim, ‘olmaz’ dediler. 15 gün sonra tekrar hastaneye gittiğimde beni muayene eden doktor teskere almış, yeni doktor asteğmene de komutanın emirlerini söylememiş galiba çünkü beni İzmir Hava Hastanesi’ne sevk etti. Beyin cerrahi doktoru olmadığı için (emir o hastaneye de gitmiş) bölümün olduğu hastaneye sevk etmeyip (İzmir Mevki Hastanesi) fizik tedavi kısmına yatırdılar. ‘Neden sevk etmiyorsunuz?’ diye sorunca, ‘O hastane altımız, sevk edemeyiz’ cevabını verdiler. 15 gün sonra hastane çıkışında mutlaka ameliyat olmam gerektiğini söylediler… GATA’ya sevk veremediklerini söyleyip Mevki Asker Hastanesi’ne sevk ettiler… Belim tutulduğunda Mayıs idi. Ameliyat olduğumda ise 30 Kasım."
‘Hamile eşimi zor kurtardım’
"1996 yılı, topçu alayında görevliyim. Muhabereciyim, eşim hamile. Birinci hamileliği düşükle sonuçlanmıştı. Topçu gecesi düzenlenecekti. Tabur Komutanı, ‘Herkes mutlaka eşiyle katılacak’ diyordu. O zamana kadar, çok sevdiğim tabur komutanına ısrarla eşimin durumunu anlattım, düşük riskini söyledim. ‘Katılacaksınız, hem de salonun giriş kapısında duracaksınız, sen erkeklerin, eşin kadınların yakasına topçu rozeti takacak’ diyordu. ‘Emredersiniz, verilen her görevi yaparım’ dedim. Ama eşim için tekrar af diledim. Komutan mazeretimi kabul etmedi. Ezile ezile, utana sıkıla tabur komutanına bir daha yalvardım. ‘Lütfen eşim gelmesin’ dedim. Sonunda, insafa geldi, ‘O zaman baldızın gelsin seninle beraber görev yapsın’ dedi.’Bunun mümkün olamayacağını ama isterse eşimin babasından izin alarak kayınvalidemi getirebileceğimi belirttim. Kabul etmedi. Benim için yapılacak başka bir şey kalmamıştı. O yıllarda bölgemizde görev yapan bir hizmet organizasyonu vardı. Eşimle birlikte oraya gittik. Sıkıntımızı anlattık, benimle beraber o gecede ücreti karşılığında görev yapmak üzere bir kadın arkadaş rica ettik. Bir personel görevlendirdi. Hem eşimin, hem doğacak bebeğimin sağlığını korumuş olmanın, hem de amirlerimin verdiği görevi yerine getirmenin huzuruyla arkadaşlarıma anlattım. Yabancı bir kadınla anlaştığımı arkadaşlarımdan öğrenen tabur komutanı derhal beni aradı ve, ‘Geceye katılma, eşin hasta, başkası senin görevini yapar!’ dedi.
‘Tercih ettiğimiz yere gidemedik’
Bir astsubay eşi anlatıyor:
"Eşimle üniversite yıllarında tanıştım. Üniversite bitince eşim astsubay oldu. Astsubay okulunda çok sorunlar yaşadı. Okulu bitirdikten sonra Türkiye’nin çeşitli illerinde beraber nereye gittiyse yanında oldum, bir an olsun eşimi bırakmadım. İlk Doğu görevimiz Yüksekova, tercih etmedik ama gönderdiler. Lojman olmadığı için dışarıda oturuyorduk. Evimizi defalarca taradılar, tehdit ettiler gizliden gizliye. Eşim buna boyun eğmedi çünkü ikimiz de canımızı ortaya koyarak gelmiştik. Dışarıdasın, halkın içindesin, başka çaren yok. Lojman yok, alışveriş yapabileceğin yerler sınırlı. Hafta geçmiyor ki olay olmasın. Daha sonra Batı’ya gittik. Lojman yine yok. Eşimin puanı az diye lojmana giremedik, bir müddet dışarıda oturduktan sonra lojman çıktı. Daha sonra yine Doğu’ya. Bu sefer Şırnak. Yine tercihlerimizde yoktu. Şu an Batı’dayız ve yine tercih etmediğimiz bir ilde. Batıya geldik ama eşimin psikolojisi bozuldu. 8 ay psikolojik tedavi gördü. Buradan tüm astsubay eşlerine sesleniyorum; kahraman eşlerinize karşı yüreğiniz kocaman olsun. Asla ve asla onları ateşin içinde bile yalnız bırakmayın. Gerekirse o ateşe siz de girin. POSTA ailemizin gazetesi, teşekkürler."
Astsubaylar nelere itiraz ediyor?
Yeni getirilen puan tablosu sistemi; amire sınırsız bir yetki, astına ise 25-30 yıllık meslek hayatında şiddetli baskı, korku, gelecek kaygısı getiriyor.
Disiplin amirlerinin hakkaniyetini ve kanuna uygunluğunu kim denetleyecek?
Hakkında disiplin cezası kararı verilen ast, bir üst disiplin amirine veya kuruluna korku veya baskıdan dolayı müracaat edemez veya etmez ise (neticede disiplin amiri aynı zamanda sicil amiridir) bu sefer de sicil tehtidi oluşmayacak mıdır?
Geri dönüşü olmayan, ordudan ayırma cezası var. Bu cezayı hiçbir hukukçu tarafı olmayanların karar vermesi yasal mıdır?
Yeni düzenlemeye göre; kendi rütbesinin üstündeki bir kadroya atanan bir subay; o kadronun tecrübe, olgunluk ve terazisini dengede tutabilecek mi? Yani yargıç adaletini sağlayabilecek olgunluk ve bilgi düzeyinde olacak mı?
Bu durum; karşılıklı hoşgörü ve anlayışla yürüyen ast-üst ilişkisini onarılmayacak derecede gerilime götürecek. Kitabi uygulamalara, sertliğe ve uzlaşmazlığa davetiye çıkaracak.
TSK Disiplin Kanunu’na göre; generallere ceza verilemiyor. Albaylara sadece uyarı cezası veriliyorken, 35-40 yıllık astsubaya yeni mezun bir yıllık teğmen, sicil amiri olduğu için ceza verebiliyor.
YARIN: MECBURİ HİZMET SÜRELERİ DÜŞÜRÜLSÜN.