GENELKURMAY BU AÇIKLAMAYI NİYE YAPTI? – İLKER BAŞBUĞ BİLDİKLERİNİ AÇIKLAMALIDIR

http://tbmm.ajanspress.com.tr/customer/basic/press/Displayer.aspx?id=29334008&

Genelkurmay bu açıklamayı niye yaptı?

Karargahtan ardarda iki açıklama!

Birincisinde "Türkiye’den çekilen PKK’lı görmedik" deniliyor ki bu açıklamanın okuması ya Genelkurmayın toplumu bu bağlamda uyarması ya da TSK’nın yasal sorumluluktan kurtulmak yani ileride çekilirken "niye müdahale etmediniz?" sorusuna muhatap olmamak için bugünden önlem almasıdır.

İkinci açıklama da ilginç ve TSK’nın sınırlardan sorumlu olduğunu ama hudut kapılarından sorumlu olmadığının altı çiziliyor ki Reyhanlı katliamı sonrasında bu açıklama önemlidir.

Açıklama zamanlama itibarı ile sanki TSK’nın "her şey benim dışımda gelişiyor ve ben olanlara hem müdahil hem de sorumlu değilim" mesajını içeriyor.

Öyle ise soralım, Ordu Türk Ulusunun 5 bin yıllık bilincinde devlet karşılığında ise TSK’nın bugün Karayolları Genel Müdürlüğü misali biatçı bir tavır takınması TSK’nın kendini inkar anlamını taşır ve de sorumluluktan kurtarmaz.

Peki TSK bu süreçte ne mi yapmalı ya da yapabilir?

Çok şey ki yapılabileceklerin bir örneğini zamanında merhum Torumtay ortaya koymuştu.

Yayın yasağı niçin mi?

Deliller devlet eliyle karartılsın diye!

– Katliamı yapan gerçek faillere ulaşılmasın diye!

– Özgür Suriye Ordusu, El Kaide, Mossad, CIA ya da Fransız ve İngiliz istihbarat örgütleri gibi muhtemel failler kamuoyunun önünde sorgulanıp milletin cinayeti onların işleyebileceği noktasında ikna olmasını engellemek için!

– Olayın uzun süre gündemde kalmasını önlemek ve bu şekilde AKP iktidarını yıpratmamak için!

– "Reyhanlı’da onlarca Türk neden öldü?", "Bu bombalar neden patladı?" ve "Türkiye’nin izlediği Suriye politikasında ülke olarak yararımız nedir?" sorulannın ülke çapında koro halinde sorulmasına gem vurmak için!

– Türkiye’nin El Kaide ve Özgür Suriye Ordusu gibi müslüman katili CIA patentli çetelere verdiği rezil destekler ifşa olmasın diye!

Düşen F-16 ve Suriye’ye misilleme iddiası

Suriye sınırında keşif yapan iki F16’dan birinin Amanoslarda düşmesi yine kafalan karıştırdı ve nasıl düştü tartışmalarını gündeme getirdi.

Bu arada Mossad’a yakınlığı ile bilinen Debka’daki habere göre Rusya’da Ankara’nın misilleme yapacağı şeklinde bir kanaat var.

"Peki böyle bir şey olabilir mi?’ diye sorulursa Tayyip Erdoğan, Suriye bağlamında çok sıkıştı yani sürekli dayak yiyor dolayısı ile böyle bir şeyi arzuluyor ancak ABD olmaksızın böyle bir şeye soyunamaz çünkü İran ve Rusya faktörleri var.

ABD’nin düşündüğü ise TSK’yı tek basına Suriye’ye sokmak!

Buradan hareketle biz Mossad’ın kışkırtıcılığına rağmen Tayyip Erdoğan’ın böyle bir şeyi tek başına göze alamayacağı kanaatindeyiz.

TSK’ya ikinci Balyoz operasyonu!

Türk Silahlı Kuvvetleri adı üstünde Türkiye’de yaşayan herkesin ordusudur ve bu ocakta etnik ya da mezhepsel kökenler hiç bir zaman akla dahi getirilmemiştir.

Realite bu iken bir süredir TSK’da tuhaf şeyler oluyor.

Mesela Hava Kuvvetlerinde 800 subay ordudan ihraç edilme adına sorgulanırken bunların 700’ünün Alevi kökenli olması tesadüf olamaz.

Konya Milletvekili ATİLLA KART‘ın gündeme getirdiği bu olay şayet doğru ise bunun adı TSK’nın fiili olarak tasfiyesi ve ABD projeleri doğrultusunda yeniden dizaynıdır ki bu hadise TSK içinde ikinci Ergenekon ve Balyoz operasyonudur.

Bölgemizdeki şia hattına karşılık sünni bir hat oluşturmaya çalışan NATO belli ki vurucu güç olarak TSK’yı sünnileştirmek istiyor… Genelkurmay’ı bu konuda net açıklamaya yapmaya davet ediyoruz.

İlker Başbuğ bildiklerini açıklamalıdır

Altını çizerek yazıyorum Genelkurmay eski Başkanı İlker Başbuğ un hapiste olması internet sitesi hikayesinden ötürü değildir.

İlker Başbu
ğ’un Genelkurmay Başkanı olduğu dönem bağlamında bilinmeyen çok şey var.

Başlangıçta Hilmi Özkök-Yaşar Büyükanıt cephesinde yer alan Başbuğ’un Erdoğan tarafından üstünün çizilmesine neden olan olaylar açıklığa kavuşmalıdır.

Kürtçe TV’yi bile MGK’da önerdiği iddia edilen ve dahası AKP’nin kapatılma davasında asker üyeyi son anda etkilediği kaydedilen Başbuğ’un sonra çark edip tavır almasını Tayyip’in gizli gündemini yani milli-üniter yapıyı tasfiye edip K.Irak Kürtleri ile beraber federasyona gitmesini öğrenmesi olarak açıklayanlar var.

İlker Paşa mahkeme henüz karar vermediği için susuyor ama emin olsun Tayyip’den kendine özel himmet gelmeyecektir. Dolayısı ile Başbuğ Silivri’den gereğini yapmalı ve ülke bekası adına Tayyip’in maskesini indirmelidir.